Kelebek Etkisi..
Umut insanda diyor Nazım Hikmet.. Dünyayı leş haline getiren insanlara inat umudu yine insanda arıyor. Kaybettiklerimiz ve kazanacaklarımız kısacık bir cümlede ancak bu kadar iyi tanımlanabilirdi..
Yol, yöntem, harita ya da adına ne derseniz diyin yaşadığınız ve sizin dışınızda bir yerlerde nefes alan insanların kapladığı metrekare için huzur ve adalet tesis etmek için gerekli her şey tozlanmış vicdanların sadece silkelenmesine bağlı.
Çözümü her ne kadar kaf dağının ardında arasak da bir şeylerin kısmen ya da tamamen tükenmiş olduğu konusunda kendimizi kandırsak da Hayır… Bunlar sadece hantal beyinlerin ve kiralık vicdanların söylemleri. Bir şeyler herkes bitmeden bitmez. Hergün yeni bir nefes katıldıkça aramıza bitmemeli de.
Evet, hepiniz bir şeylerin iyiye gitmesini istiyorsunuz. Eminim hepiniz çok iyi niyetlisiniz. Ekran başında duyduğunuz savaşlar ve ölümler için timsah gözyaşınızı yanağınız ile vicdanınız arasında döküyorsunuz. Hayır duanızı edip sonrasında dizinizi ya da maçınızı izliyorsunuz. Evet, hepiniz çok vicdanlısınız ve muhtemelen cennetten az buçuk bir arsa hak ettiniz. Siz başkalarının bu berbat düzen için bir çare bulmasını da istiyorsunuz. Haklısınız durumu iyileştirmek ve iyileşmesini istemek arasındaki o ince “insanlık” çizgisi arasında 21. Yüzyılda sıkıştırıyorlar tabi. Gördüğünüz her modern yenilik, her teknoloji ve her uygarlık safsatası sadece “SİZE” hitap ediyor. Başkasına değil sadece sizin için. Eminim reklamlardan da hatırlıyorsunuzdur. Sizin için.!! Acaba bu tabir bencilleştiriyor mu?, Bencilleştirmek istiyor mu? Amacı ne olursa olsun bunu başardı. Herkes kendi Dünyası’nın efendisi aynı zamanda Dünya’nın kölesi oldu. İnsanı insan olarak bırakacak her duygu, parayla satın alınacak materyallerle değiştirildi. Ve hala ağızladan dökülen o küflü, klişe isyanlar… “Dünya artık yaşanmaz bir hal aldı.” Evet sen yaptığın şeyleri yapmaya devam ettikçe yaşanmaz olmaya devam edecek. Ama senin için değil çünkü senin tuzun kuru muhtemelen iyi kötü bir gelirin ve evin varsa sen dünyanın büyük bir kısmından şanslısın. Ve o televizyon karşısında ana haber bültenlerinin sana saniyeyle verdiği ölü yüzleri gören ve günlük vicdan limitini dolduran ötekisin. Sen yaşayan biri olduğunu düşünüyorsun. Rutinlerinin seni insan yaptığını sanıyorsun ama kötü haber sen aslında bir zombisin...
Eğer dediklerim ağır geliyorsa ve zombi olmadığına inanıyorsan kendine şu soruları sor.
Hepimizin hayalini kurduğu “O” Dünya için ne yaptım?
Birilerinin hayaline ne kadar eşlik ettim ya da hiç eşlik ettim mi?
Birinin rüyasını gerçekleştirmek için kendimden ne eksilttim?
Haber bültenleri ve gazete sayfaları haricinde hiç gerçek dünyayı gördüm veya hissettim mi?
Bir dilencinin hayatını bir gün boyunca izleyip merak ettim mi?
Alışveriş yapmak yerine aç olan birinin karnını doyurdum mu?
Kar amacı gütmeyen bir grup kurup çılgın projemle bir şeyleri değiştirmeyi denedim mi?
Bir çocuğun gözyaşına bağdaş kurup eşlik ettim mi?
…
…
Cevapların senin olsun.
Yalnızca şunu düşün ve hissetmeye çalış. Hayatında en çok değer verdiğin insanı. Annen? Baban? Kardeşin? Arkadaşın?.... o kimse artık. Onun perişan bir halde yardıma muhtaç olduğunu düşün. O senin kıymetlin ve hayatındaki en özel insan ve sen ona yardım edemiyorsun. Berbat bir durum kesinlikle. O acı çekiyor sen bir şey yapamıyorsun. Eminim nefes alamıyor ve ölmek istiyorsundur….
Ve..
Durum tam da böyleyken hiç tanımadığın biri ona yardım ediyor ve inanamayacaksın ama tıpkı senin gibi içten ve samimi olarak el uzatıyor. Acılarını bir anda yok ediyor. Sen bunu görüyorsun ve içinde kelebekler uçuşuyor mutlu oluyorsun. Sen bir şeylere inanmaya başlıyorsun yüzünde tarif edemediğin bir gülümseme oluyor. Bir şeylere sarılmak istiyorsun amaçsız bir şekilde. Sen de aynısını başkası için yapmak istiyorsun bir kişiye değil bir çok kişiye el uzatmak ve birilerinin kahramanı olmak senin için yaşam tarzı oluyor. Dokunduğun herkes zombi olmaktan çıkyor ve nefes alıyor. İşte bu, kelebek etkisi! Bir şeyleri harekete geçirdin… senin yapacağın iyilik dünyanın öbür ucuna bu kelebek etkisiyle dağılıyor artık.Muhteşem son insanlar bu döngüye katılım sağlıyor. Birşeyler değişiyor ve cidden dünya yaşanılır bir hale geliyor..
Bunun için çok paranın olmasına gerek yok sadece kırık kelebeğin yeni kanadı ol.
Dünya’nın iyiliğine yolculuğunda sen de eşlik et..
Artık öteki olma sen Dünya’sın.
Sen Nazım’ın umudunu bağladığı İNSANSIN..!
Yorumlar
Yorum Gönder